5’inci Yargı Paketi’ni içeren kanun teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu
Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
NÖBETÇİ ECZANELER
Sesli okuma özelliği ile bu haberin başlık ve kısa özetini sesli olarak dinleyebilirsiniz. SESLİ OKU OKUMAYI DURDUR

5’inci Yargı Paketi’ni içeren kanun teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu

, kategorisinde, 03 Kas 2021 tarihinde yayınlandı
5’inci Yargı Paketi’ni içeren kanun teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu

AK Parti milletvekilleri, 5’inci Yargı Paketi’ni içeren kanun teklifini, TBMM Başkanlığına sundu.

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, daha önce 5’inci Yargı Paketi olarak TBMM’ye geleceğini ifade ettiği kanun teklifinin detaylarını, Meclis’te gazetecilerle paylaştı.

Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin 2019’da, İnsan Hakları Eylem Planı’nın ise Mart 2021’de kamuoyuna açıklandığını hatırlatan Ünal, bugüne kadar 4 yargı paketini TBMM’de yasalaştırdıklarını söyledi.

Ünal, 8 ayrı kanunda değişiklik yapan İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin, 54 maddeden oluştuğunu bildirdi. Ünal, teklifte, teknolojiyi dikkate alarak icra ve iflasta elektronik satışın düzenlenmesi ile uzun süredir kamuoyunun gündeminde olan çocuk teslimine ilişkin, çocukların icranın konusu olmaktan çıkarılmasını içeren hükümlerin bulunduğunu anlattı.”Hacizli malın mezat salonlarında satışı kaldırılacak”

İcra ve İflas Kanunu’nda yapılması öngörülen değişikliklerle, alacaklı ve borçlu arasındaki hassas menfaat dengesinin daha güçlü şekilde korunmasını ve bu sürecin daha hızlı, daha az masraflı şekilde yürütülmesini sağlamayı amaçladıklarını belirten Ünal, “İcra sistemimizde mevcut olan hacizli malın mezat salonlarında satışına ilişkin uygulamayı kaldırıyoruz.” dedi.

Hacizli malın satışında önce elektronik ortamda pey sürüldüğünü ancak sürecin tamamlanmasının, mezat salonlarında yapılan satışla mümkün olduğunu hatırlatan Ünal, bu şekilde satış nedeniyle uygulamada pek çok şikayetin dile getirildiğini aktardı.

Ünal, kanun teklifiyle, bilişim sisteminin ve teknolojinin geliştiği günümüzde, mezat salonlarındaki ihaleden vazgeçileceğini ve sürecin elektronik ortamda başlatılıp bitirileceğini, böylece hacizli malın değerinde satılacağını kaydetti.

Artık internete erişimin olduğu her yerde, dileyen kişinin, dilediği yerden elektronik satışa dahil olabileceğini anlatan Ünal, “Mesela Van’da oturan biri Edirne’den araç satın alabilecek. Mallar, lisanslı yediemin depolarında güvenle tutulduğu için tereddüt yaşanmadan bu alım gerçekleştirilebilecek. İhaleye katılım sayısının fazla olması sebebiyle alınan mallar rayiç değerinden satılabileceği için borçlunun da malı elden değerinde çıkmış olacak.” bilgisini verdi.

Bir başka önemli düzenlemenin ise borçluya hacizli malını satabilme imkanı tanınması olduğunu açıklayan Ünal, borçlunun, bu sayede hacizli malını, cebri satış yerine, kendi rıza ve ihtiyarıyla dilediği kişiye satabileceğini ifade etti.

Ünal, icra sistemiyle ilgili bir başka önemli sorunun ise ihalenin feshi talebinin kötüye kullanılması nedeniyle alacaklı, borçlu ve ihale alıcısının sistem içinde mağdur olduğunu anımsatarak, “Bunu da ortadan kaldırıyoruz. Milli servet olan bu araçların oralarda birikmesine yol açan mekanizmadaki aksaklıklar tespit edilerek, hızlıca ihaleden satın alanlar tarafından tekraren kullanılmasını sağlayacak düzenlemeleri getiriyoruz.” diye konuştu.89 yıllık uygulama kaldırılacak

Kanun teklifinde yer alan önemli konulardan birinin de kamuoyunda “çocuk haczi” olarak da ifade edilen çocuk teslim usulüne yönelik düzenleme olduğunu belirten Ünal, şöyle devam etti:

“1932’den beri uygulanan çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin usul, icra sistemi dışına çıkarılacak ve Çocuk Koruma Kanunu kapsamına alınacak. Çocuk teslimi ve kişisel ilişki kurulmasına dair işlemlerde öncelikli olarak çocuğun örselenmemesini ve o yaşta bir çocuğun herhangi bir polis zoru ya da müdahalesiyle yüz yüze gelmemesi ve bir travma yaşamaması bizim için öncelikli. Çünkü bu, çocuğun ruhsal ve bedensel gelişim sürecinde son derece önemli. Çocuğun; annesini, babasını veya akrabalarını görmek en temel hakkı. Teklifle, bu hakkın yerine getirilmesindeki usul ve esaslar yeniden düzenlenecek. Böylece çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin görev icra dairelerinden alınacak ve Adalet Bakanlığının hizmet birimi olan Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığına tevdi edilecek.””Çocuk teslim merkezleri hayata geçirilecek”

AK Parti Grup Başkanvekili Ünal, çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair işlemlerin, çocuğun üstün yararı gözetilerek psikolog, pedagog, sosyal çalışmacı, çocuk gelişimci ve rehber öğretmen gibi uzmanlar eliyle gerçekleştirileceğine işaret ederek, şunları kaydetti:

“Çocuğun anne veya babasıyla görüştürülmesine ilişkin işlemler ise ücretsiz hale getirilecek. Bu kapsamda artık harç alınmayacak ve yapılacak tüm masraflar, devlet bütçesinden karşılanacak. Çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair işlemler, çocuğun örselenmesine neden olmayacak şekilde okul ve kreş gibi mekanlarda gerçekleştirilecek. Dolayısıyla çocuk teslim merkezleri hayata geçirilecek. Çocuğun ailesiyle görüştürülmesinde uygulanan zor kullanma usullerinin tamamı kaldırılacak. İlam veya tedbir kararlarının icra marifetiyle zorla yerine getirilmesi sırasında zaman zaman istenmeyen görüntüler ortaya çıkmakta, bu durum hem kamuoyunun vicdanını hem de çocuğun bizzat varlığını örseleyen bir durum ortaya koymaktaydı. Bunu da ortadan kaldırıyoruz. Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararının yerine getirilmesini engelleyenler disiplin hapsiyle cezalandırılacak. Kişisel ilişki kurulmasına dair karara aykırı davranılmasının önlenmesi amacıyla kişisel ilişki kurulmasına dair kararın gerekleri yerine getirilmezse, çocuğun menfaatine aykırı olmamak kaydıyla velayet hakkı değiştirilebilecek. Bu husus kişisel ilişki kurulmasına dair kararda taraflara ihtar edilecek.””Çocuk, icranın konusu olmaktan çıkarılacak”

Bir gazetecinin, “velayet hakkının değiştirilmesi” konusundaki sorusuna Ünal, şöyle karşılık verdi:

“Mevcut uygulamada velayetin üzerinde bulunduğu ebeveyn, çocuğun, diğer ebeveyn tarafından görülmesine izin vermiyorsa çocuk, görüşme süresi ve mahkeme kararının hayata geçirilmesi için polis zoruyla alınıp, icra eliyle diğer ebeveyne veriliyordu. Yeni düzenlemeyle çocuk teslim merkezine getirilmesi, gün ve saati ile bildiriliyor. Eğer çocuk, teslim merkezine getirmezse burada tutanak tutuluyor ve bu tutanak, ilgili mahkemeye tevdi ediliyor. İlgili mahkemede bu durumda, disiplin hapsi ya da velayetin değiştirilmesini yeniden değerlendirip karara bağlıyor. Burada çocuğun icranın konusu olmaktan çıkarılıp, Çocuk Koruma Kanunu çerçevesinde psikolog, pedagog, sosyal çalışmacı gibi profesyoneller eliyle artık bu sürecin yürütülmesi hedefleniyor.”

İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin, bu hafta komisyon aşamasının tamamlanarak, gelecek hafta TBMM Genel Kurulu gündemine gelmesini planladıklarını vurgulayan Ünal, “İnsan Hakları Eylem Planı kapsamında diğer yargı paketleri de bundan sonraki süreçte Meclis gündemine gelmeye devam edecek.” dedi.İcra dairelerine düzenleme

Teklife göre, iş yoğunluğunun veya personel sayısının fazla olduğu icra dairelerinde dairenin düzenli, uyumlu ve verimli bir şekilde çalışmasını sağlamak amacıyla Adalet Bakanlığı tarafından icra müdür ve müdür yardımcıları arasından, icra müdürünün yetkilerini haiz bir icra başmüdürü görevlendirilebilecek.

İş yoğunluğunun veya icra dairesi sayısının fazla olduğu illerde Adalet Bakanlığı tarafından yetki çevresi de belirlenmek suretiyle bir veya birden fazla icra daireleri başkanlığı kurulabilecek. Başkanlıkta bir başkan ile yeteri kadar başkan yardımcısı bulunacak. Başkan birinci sınıf olmuş, başkan yardımcısı ise birinci sınıfa ayrılmış adli yargı hakim ve Cumhuriyet savcıları arasından muvafakatleri alınarak Bakanlıkça atanacak. Ayrıca başkanlıkta, yeteri kadar icra başmüdürü, icra müdürü, icra müdür yardımcısı, icra katibi ve memur görevlendirilecek.

Başkanlık, icra dairelerinin gözetim ve denetimlerini yapacak, idari işlerine bakacak, mevzuatla verilen görevleri yerine getirecek. Bu hüküm iflas daireleri ile iflas dairelerinde çalışan görevliler hakkında da uygulanacak.İcranın geri bırakılması kararında yerel mahkemeye yetki

Uygulamada yaşanan sorunların giderilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi amacıyla yapılan değişiklikle, icranın geri bırakılması kararını verme yetkisi, kanun yolu aşamasına göre bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay’dan alınarak takibin yapıldığı yer icra mahkemesinde olacak. İcranın geri bırakılması kararının, istinaf ve temyiz aşamaları bakımından ayrı ayrı alınması usulü ise muhafaza edilecek.

Bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun kesin olarak esastan reddine karar verilmesi halinde, alacaklının istemi üzerine, başkaca işleme gerek kalmaksızın teminata konu olan para alacaklıya ödenecek.

İstinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karara karşı temyiz yolunun açık olması halinde icranın geri bırakılması kararının etkisi, temyiz yoluna başvurma süresinin dolmasına kadar devam edecek.

Haczi yapan memur, sicile kayıtlı mallar hariç olmak üzere haczettiği malın kıymetini takdir edecek, icabında bilirkişiye müracaat edebilecek.

Haczedilmiş ancak muhafaza altına alınmamış mallar satış talebi üzerine muhafaza altına alınacak veya ihale alıcısına teslime hazır hale getirilecek, aksi takdirde satış yapılamayacak.

Sicile kayıtlı motorlu kara araçlarında ise alacaklı, hacizden itibaren altı ay içinde satılmasını isteyebilecek.Alacaklı veya borçlu, hacizden itibaren bir yıl içinde haczolunan malın satışını isteyebilecek

Bir taşınır malla ilgili üçüncü şahıs yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmayacak. Ancak takibin devamına karar verilmesi halinde mal muhafaza altına alınabilecek.

Alacaklı veya borçlu, hacizden itibaren bir yıl içinde haczolunan malın satışını isteyebilecek. Borçlunun üçüncü şahıslardaki alacağı da bu hükme tabi olacak. Bir yıllık süre içinde satışı istenip de artırma sonucu satışı gerçekleştirilemeyen mahcuz hakkındaki satış isteme süresi, satış isteyen alacaklı bakımından bir yıllık sürenin sona ermesinden itibaren bir yıl daha uzayacak. Satış talebiyle birlikte kıymet takdiri ve satış giderlerinin tamamının peşin olarak yatırılması zorunlu olacak.

Sicile kayıtlı motorlu kara araçları bakımından muhafaza, kıymet takdiri ve satış talebinin birlikte yapılması ve bunlara ilişkin giderlerin tamamının birlikte ve peşin olarak yatırılması zorunlu olacak.

Kıymet takdiri ve satış giderlerinin, sicile kayıtlı motorlu kara araçları bakımından ilaveten muhafaza giderinin tamamı, satış talebiyle birlikte peşin olarak yatırılmazsa satış talebi vaki olmamış sayılacak.

Satış talebiyle birlikte peşin olarak yatırılan miktarın satış işlemleri sırasında yetersiz kaldığı anlaşılırsa icra müdürü tarafından satış isteyene 15 günlük süre verilecek ve bu sürede eksik miktar tamamlanmazsa satış talebi vaki olmamış sayılacak.

Belirtilen giderler Adalet Bakanlığınca her yıl yürürlüğe konulan tarifede belirlenecek.Rızaen satış yetkisinin şartları

Borçlunun borcunu muntazam taksitlerle ödemeyi taahhüdü veya alacaklı ile borçlunun hacizden önce ya da sonra borcun taksitlendirilmesi için yapacakları sözleşme nedeniyle icra dairesinde düzenlenecek tutanak veya kağıt, damga vergisinden istisna olacak.

Teklifle, talebi halinde borçluya, haczedilen malın rızaen satışı amacıyla yetki veriliyor. Borçlu, kıymet takdirinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde haczedilen malının rızaen satışı için kendisine yetki verilmesini talep edebilecek. Kıymet takdiri yapılmadığı durumlarda borçlu da kıymet takdiri yapılmasını isteyebilecek. İcra müdürü, kıymet takdirinin kesinleşmesinden sonra cebri satış işlemlerini durdurarak borçluya 15 günlük süre verecek. Borçluya verilen sürenin başlangıcından icra mahkemesinin kararına kadar geçen sürede alacaklı bakımından satış isteme süresi işlemeyecek.

Rızai satışta bedel, malın muhammen kıymetinin yüzde 80’ine karşılık gelen miktarı ile o malla güvence altına alınan ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından hangisi fazla ise bu miktarı ve ayrıca bu miktara ilave olarak bu aşamaya kadar bu mahcuz için yapılan takip masrafları toplamından az olamayacak.

Borçluyla anlaşan alıcının, belirlenen bedeli borçluya verilen 15 günlük süre içinde dosyaya ödemesi halinde icra müdürü, gerekli bilgi ve belgeleri temin ettikten sonra satışın onayı ile malın devir ve teslim işlemlerinin yapılmasına karar verilmesi için dosyayı derhal icra mahkemesine gönderecek. Mahkeme, en geç 10 gün içinde yapacağı inceleme sonucunda dosya üzerinden talebin kabulüne veya reddine kesin olarak karar verecek. Kabul kararıyla malın mülkiyeti alıcıya geçecek ve tüm hacizler kaldırılarak devir ve teslim işlemleri gerçekleştirilecek. Ret kararı verilmesi halinde yatırdığı bedel alıcıya iade edilecek.Elektronik ortamda açık artırmaya ilişkin hükümler

Teklifte, elektronik ortamda açık artırma suretiyle satışa ilişkin hükümler de düzenleniyor. Haczolunan malın satışı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’ne entegre elektronik satış portalında açık artırma suretiyle yapılacak. Açık artırmada teklif verme süresi yedi gün olacak.

Açık artırma, ilanda belirtilen gün ve saat aralığında ve teklif verme yoluyla yapılacak. Teklif verenlerin kişisel bilgileri, artırma süresi içinde bilişim sistemini işleten kamu görevlileri hariç hiç kimse tarafından görülemeyecek ve bilişim sisteminde gösterilemeyecek.

Teklifler arasındaki fark, satışa çıkarılan malın muhammen kıymetinin binde birinden ve her halde 100 liradan az olamayacak.

Açık artırmada en yüksek teklifi veren, artırma süresi içinde kendisinden yüksek bir teklif verilmedikçe teklifini çekemeyecek ve teminatını alamayacak.

Açık artırma süresinin son 10 dakikası içinde yeni bir teklifin verilmesi halinde açık artırma bir defaya mahsus olmak üzere 10 dakika uzatılacak.

Elektronik satış portalında satış işlemlerinin güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesini engelleyen veya elektronik satış sistemi ile ihale alıcılarının hak ve menfaatlerine zarar veren internet siteleri hakkında, İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun hükümleri uygulanacak.

Elektronik satış portalının işleyişini ya da güvenliğini tehlikeye sokan veya satış portalına erişimi engelleyen ya da zorlaştıran nitelikte eylemlerde bulunan gerçek ve tüzel kişilerin, satış portalma girişi Adalet Bakanlığınca üç ay süreyle engellenecek. Engelleme işlemi, derhal uygulanmaya başlanacak ve satış portalının ilgili kişilerin görebileceği bir bölümünde duyurulacak. Bu işleme karşı, duyuru tarihinden itibaren 15 gün içinde Kabahatler Kanunu hükümleri uyarınca sulh ceza hâkimliğine başvurulabilecek. Hakim, başvuruyu ivedi olarak karara bağlayacak. Başvurunun yapılmış olması ihalenin tamamlanmasını engellemeyecek.

Teklif verme süresi içinde bilişim sisteminin bakımı veya iyileştirilmesi için gerekli olan işlemler yapılabilecek. Bu işlemler, ihalenin geçerliliğini etkilemeyecek.Haczedilen malın satışına ilişkin hazırlık işlemleri

Teklifle, haczedilen malın elektronik ortamda satışına ilişkin hazırlık işlemleri de yeniden belirleniyor.

Buna göre birinci ve ikinci artırmanın yapılacağı gün ve saat aralığı, başlangıç tarihinden en az 15 gün önce ilan edilecek. Elektronik satış portalında yapılacak ilan, artırmanın bitimine kadar erişime açık tutulacak. İkinci artırmanın başlangıç tarihi, birinci artırmanın bitimi tarihinden itibaren bir ayı geçmeyecek şekilde belirlenecek.

İlanın şekli ve gazete ile yapılıp yapılmayacağı icra dairesince alakadarların menfaatlerine en muvafık geleni nazarı dikkate alınarak tayin olunacak. İlanın yurt düzeyinde yayımlanan bir gazete ile yapılmasına karar verilmesi halinde bu ilan satış talebi tarihinde tirajı 50 bin üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetelerden biriyle yapılacak.

Gazete ile yapılacak ilanlara satılacak şeyin cinsi, mahiyeti, önemli vasıfları, muhammen kıymeti ve bulunduğu yer, birinci ve ikinci artırmanın yapılacağı gün ve saat aralığı ile artırmaya ilişkin bilgilerin yer aldığı elektronik satış portalı yazılacak. İcra dairesince yapılması zaruri ilanlar dışında, taraflar elektronik satış portalında yer alan ilan metnini, masrafı kendilerine ait olmak üzere, diledikleri vasıtalarla ilan edebilecek. Ancak hususi mahiyetteki bu ilan resmi muameleye tesir etmeyecek.

İlan edilen metinler arasında farklılık bulunması halinde elektronik satış portalında ilan edilen metin esas alınacak.

Gazetede veya elektronik satış portalında ilanı yapılan metindeki hatalar, ihale tarihi değiştirilmeksizin sadece elektronik satış portalında ilanen düzeltilecek. Bu düzeltme ilanı ilgililere ayrıca tebliğ edilmeyecek.

Elektronik satış portalında yapılacak ilanda şu hususlar yer alacak:

– Satılacak şeyin cinsi, mahiyeti, önemli vasıfları, muhammen kıymeti, bulunduğu yer ve varsa görselleri ile artırma şartnamesinde yer alan diğer bilgileri,

– Artırmaya katılabilmek için mahcuzun kıymetinin yüzde onunu karşılayacak tutardaki teminatın satışı yapan icra dairesinin banka hesabına yatırılmasının zorunlu olduğu, teminatın nakit olması durumunda en geç artırma süresinin bitiminden önceki gün saat 23:30’a kadar yatırılması gerektiği,

– Gösterilecek teminatın teminat mektubu olması halinde, artırmaya katılacakların, en geç artırma süresinin bitiminden önceki iş günü mesai bitimine kadar satışa konu mahcuzun kıymetinin yüzde onunu karşılayacak tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubunu, satışı yapan icra dairesine tevdi etmelerinin zorunlu olduğu,

– Temsilci vasıtasıyla artırmaya katılacakların, en geç artırma süresinin bitiminden önceki iş günü mesai bitimine kadar satışı yapan icra dairesine müracaat etmelerinin zorunlu olduğu,

– Hisseli satışın mümkün olduğu hallerde açık artırma konusu malı belirli paylarla satın almak isteyen müşterek alıcıların, en geç artırma süresinin bitiminden önceki iş günü mesai bitimine kadar satışı yapan icra dairesine müracaat etmelerinin zorunlu olduğu,

– Satış talep eden ve artırmaya katılmak isteyen alacaklı ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesinde artırmaya katılmak isteyen pay sahibinin, en geç artırma süresinin bitiminden önceki iş günü mesai bitimine kadar satışı yapan icra dairesine müracaat etmeleri halinde alacağın veya ortaklık payının teminatı karşıladığı miktar kadar kendilerinden teminat alınmayacağı,

– Şartlar yerine gelmişse malın en yüksek teklif verene ihale edileceği,

– Elektronik satış portalında verilecek tekliflerin haczedilen malın muhammen kıymetinin yüzde 50’si ile o malla güvence altına alınan ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından hangisi fazla ise bu miktarı ve ayrıca bu miktara ilave olarak paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi gerektiği,

– İhale alıcısının en yüksek teklifi verip de süresi içinde ihale bedelini yatırmaması halinde, alınan teminatın iade edilmeyip öncelikle satış masraflarından düşülmek üzere alacaklarına mahsuben hak sahiplerine ödeneceği,

– Asgari ihale bedelinin teklif edilmemesi nedeniyle ihalenin yapılamadığı veya en yüksek teklif verenin ihale bedelini yatırmaması sebebiyle ihalenin iptal edildiği hallerde ikinci artırmanın ilk açık artırmadaki şartlar çerçevesinde tekrar yapılacağı,

– İhale alıcısının, satış bedelinin tamamını ihalenin gerçekleştiğine ilişkin tutanağın elektronik satış portalında ilan edildiği tarihten itibaren en geç yedi gün içinde icra dairesi hesabına ödemesi gerektiği,

– Satışa katılanların bütün ekleriyle birlikte şartnameyi görmüş ve içeriğini kabul etmiş sayılacakları,

– İhalenin kesinleşmesi üzerine malın tescil ve teslim işlemlerinin yapılacağı.

İhalenin kesinleşmesi üzerine taşınırın ihale alıcısına teslimi veya sicile kayıtlı malın ihale alıcısı adına tescili, damga vergisi ve katma değer vergisinin yatırılmasından sonra gerçekleştirilecek. İhale alıcısı ihalenin kesinleşmesi üzerine icra dairesine müracaatla katma değer vergisi beyannamesini düzenletmek zorunda olacak.İcra ve İflas Kanunu’nda değişikli

İcra ve İflas Kanunu’nda yapılan değişiklikle, cebri icra satışlarının elektronik ortamda yapılmasına paralel olarak haczedilen malların ihale usulü, bununla uyumlu hale getiriliyor. Buna göre, birinci ve ikinci ihale, icra müdürü tarafından, ilanda belirlenen gün ve saatte, haczedilen malın muhammen kıymetinin yüzde 50’si üzerinden başlatılacak. Şartların yerine gelmesi halinde mal, en yüksek teklif verene ihale edilecek.

Artırmanın sona erdiği gün ve saatte şartların bulunması halinde, mal en yüksek teklif verene ihale edilmiş olacak ve malın mülkiyeti ihale alıcısına geçecek. İcra müdürü artırmanın bitmesinden sonraki ilk iş gününde artırmanın sonucunu gösteren bir sonuç tutanağı düzenleyerek tutanaktaki bilgileri aynı gün satış portalında ilan edecek. İhalenin sonucuna ilişkin bu tutanakta, artırmanın ne zaman tamamlandığı, en yüksek teklifi verene malın ihale edildiği, tutanağın ilanından itibaren 7 gün içinde ihale bedelinin ödenmesi gerektiği veya kanundaki şartların yerine gelmemesi nedeniyle ihalenin yapılamadığı hususları belirtilecek.

Satış talebi, teklif verme başladıktan sonra geri alınamayacak ve teklif verme süresinin bitimine kadar borcun tamamen ödenmesi halinde satış durdurulacak.

İcra müdürü, asgari ihale bedelinin teklif edilmediği, en yüksek teklif verenin ihale bedelini yatırmadığı veya teklif verme süresinin bitiminden önce borcun ödendiği hallerde, ihalenin yapılamadığını veya iptal edildiğini tutanakla tespit edecek. Asgari ihale bedelinin teklif edilmediği veya en yüksek teklif verenin ihale bedelini yatırmadığı hallerde ikinci artırma, birinci artırmadaki şartlar çerçevesinde daha önce ilan edilen tarihte başlayacak.

Artırmada, alıcı çıkmazsa veya bu maddede yazılı şartlar gerçekleşmezse alacaklı, önceki satış talebinden kalan satış isteme süresi içinde satış günü verilmesini talep edebilecek. Satış isteme süresi satış talebiyle birlikte duracak ve duran bu süre, ihalenin yapılamadığına veya iptal edildiğine ilişkin tutanak tarihinden itibaren kaldığı yerden işlemeye başlayacak.

İcra müdürü, artırma bittikten sonraki ilk iş gününde elektronik satış portalından kaynaklanan teknik sebeplerle, artırmanın son on dakikası içinde teklif verilemediğini satış portalı kayıtlarından tespit ederse, artırma süresinin bir gün uzatılmasına karar verecek, kararda artırmanın başlayacağı ve biteceği zamanı gösterecek. Tüm bu hususlar satış portalında duyurulacak. Bu durumda artırmanın başlangıç tarihi, artırma süresinin uzatılmasına karar verildiği tarihten itibaren üç günü geçemeyecek. Bu süre içinde, daha önce en yüksek teklif veren teklifiyle bağlı olacağı gibi yeni istekliler de teminatı yatırmak suretiyle artırmaya katılabilecek.Taşınır ihalesine ilişkin değişiklikler taşınmazlar için de geçerli olacak

Hem taşınmazlar hem de taşınırlarda ihale alıcısı, ihalenin feshi talep edilmiş olsa dahi artırma sonuç tutanağının ilanından itibaren 7 gün içinde satış bedelini nakit ödemek zorunda olacak. Satılan mal, ihale kesinleşmeden teslim edilmeyecek ve resmi sicilde alıcı adına tescil edilmeyecek.

Teklifle taşınır malların satışına ilişkin yapılan ihale usul ve esaslarına yönelik bazı değişiklikler, taşınmaz mallar için de geçerli olacak.

Elektronik satış portalında yapılacak satış ilanında, varsa ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin, taşınmaz üzerindeki haklarını 15 gün içinde icra dairesine bildirmeleri gerekecek. Aksi halde hakları tapu siciliyle sabit olmadıkça satış bedelinin paylaşmasından hariç kalacaklar ve bu hususlar irtifak hakkı sahipleri için de geçerli olacak.

Kıymet takdirine ilişkin şikayet yetkisiz icra mahkemesine yapılırsa, icra mahkemesi evrak üzerinde inceleme yaparak başvuru tarihinden itibaren en geç 10 gün içinde yetkisizlik kararı verecek ve masrafını gider avansından karşılamak üzere dosyayı, resen yetkili icra mahkemesine gönderecek. Böylece kıymet takdirine ilişkin şikayetin yetkili mahkemece bir an önce ele alınması sağlanacak.

İhale alıcısının talebi üzerine icra dairesi, satışı yapılan taşınmazda kira sözleşmesine bağlı olarak oturan kişiye kira bedelini, diğer hallerde ise taşınmazı kullanan kişiye bilirkişi tarafından tespit edilen aylık kullanım bedelini icra dairesine yatırmasını emredecek. İhtara rağmen belirlenen bedelin icra dairesine yatırılmaması halinde, ilgili hüküm kıyasen uygulanacak ve depo edilen bedel ihalenin sonucuna göre hak sahibine ödenecek. Böylece uygulamada sıklıkla karşılaşılan tereddütlerin giderilmesi amaçlanırken, ihale kesinleşinceye kadar taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceği konusunda icra dairesine yol gösteriliyor.

İhalenin feshi davasını açabilecek kişiler arasında sayılan “tapu sicilindeki ilgililer”, “resmi sicillerdeki ilgililer” olarak genişletiliyor. Sınırlı ayni hak sahiplerine de bu davayı açabilme imkanı tanınıyor.

Satış isteyen alacaklı, borçlu veya resmi sicilde kayıtlı ilgililerle sınırlı ayni hak sahiplerinin dışında kalan kişilerce ihalenin feshinin talebi halinde, ihale bedeli üzerinden nispi harç alınacak ve talebin reddi halinde bu harç iade edilmeyecek, ilgili kişilerin muhtemel zararına karşılık olmak üzere ihale bedelinin yüzde 5’i oranında teminat göstermesi şartı aranacak.İcra mahkemesi bazı hallerde duruşma yapmadan karar verebilecek

İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi, talep tarihinden itibaren 20 gün içinde duruşma yapacak ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verecek. İhalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hallerde duruşma yapılmadan da karar verilebilecek.

İcra mahkemesi, satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle; satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle; işin esasına girerek talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni, feshi istenilen ihale bedelinin yüzde 10’una kadar para cezasına mahkum edecek.

Düzenlemede, para cezasına mahkum edilecek haller açık bir şekilde belirtiliyor. Bu kapsamda ihalenin feshi talebinin, satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürerek ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle veya satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle ya da işin esasına girilmek suretiyle reddine karar verilmesi halinde ihalenin feshini talep eden, feshi istenilen ihale bedelinin yüzde 10’una kadar para cezasına mahkum edilecek.

İhale kesinleşmedikçe ve ihale konusu mal alıcıya teslim edilmedikçe veya teslime hazır hale getirilmedikçe ihale bedeli alacaklılara ödenmeyecek. İhale konusu malın teslim edilemeyeceği veya teslime hazır hale getirilemeyeceği durumlarda ihale iptal edilerek, ihale bedeli alıcısına ödenecek.

İhalenin feshi talebinde bulunulabilecek azami sürenin başlangıç tarihi, ihalenin yapıldığına ilişkin kararın elektronik satış portalında ilan edildiği tarih olacak.

Taşınmazın ihale alıcısı adına tescil edilmesinden sonra tahliye işlemi yapılmadan taşınmaza malik olanlara da tahliye talep edebilme hakkı tanınıyor.

Teklifle uygulamadaki tereddütlerin giderilmesi amacıyla, sıra cetvelinin tanzimi üzerine tebligatı alan hak sahibinin teminat mukabilinde alacağını tahsil edebileceğine ilişkin düzenleme yapılıyor. Böylece teminat mukabilinde alacağı tahsil edebilmek için sıra cetveline karşı şikayet ve itiraz aşamasına geçilmesine gerek olmadığı net bir şekilde ortaya konuluyor. Öte yandan banka teminat mektubunun “süresiz” olduğu açıklığa kavuşturuluyor.İhale tamamen elektronik ortama alınacak

Kanun teklifiyle İcra ve İflas Kanunu’nda yer alan “çocuk teslimi”, “çocukla şahsi münasebet tesisine dair ilamin icrası”, “çocuk teslimine ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilamların icrasında uzman bulundurulması” ve “çocuk teslimi emrine muhalefetin cezası” başlıklı maddeler yürürlükten kaldırılıyor.

Düzenlemeyle ayrıca “İhalenin feshi ve farkının tahsili” maddesi de yürürlükten kaldırılıyor. Teklifle, açık artırmada en yüksek teklif verilip de süresi içinde ihale bedelinin yatırılmaması halinde alınan teminatın, takip borcu ve satış masrafları için dosyaya gelir kaydedileceği düzenleniyor.

Teklifle, İcra ve İflas Kanunu’nda değişiklik yapılarak ihalenin tamamen elektronik ortama alınması sağlanıyor. Buna ilişkin yönetmelik ile çıkarılması gereken tarife, düzenlemenin yürürlüğe gireceği tarihten itibaren 6 ay içinde çıkarılacak.

Haczedilen malların elektronik ortamda satışına ilişkin hükümlerin uygulanmasına, Adalet Bakanlığınca belirlenen il veya ilçelerde, buna ilişkin yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlanacak ve en geç bir yılın sonunda ülke genelinde uygulamaya geçilecek. Hükümlerin hangi il veya ilçede ne zaman uygulanacağı Adalet Bakanlığının resmi internet sitesinde duyurulacak. Bu hükümler, uygulamaya geçilen il ve ilçelerde geçiş tarihinden sonra haczedilen malların satışında uygulanacak. Uygulamaya geçilmeyen yerlerdeki hacizli malların satışı ile uygulamaya geçildiği halde geçiş tarihinden önce haczedilen malların satışında ise kanun teklifiyle yapılan değişiklikten önceki hükümler uygulanacak.

Çıkarılacak tarifenin yürürlüğe girdiği tarihten önce satış talep edilmiş olmasına rağmen kıymet takdiri ile muhafaza ve satış giderlerinin tamamının yatırılmadığı hallerde tarifenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde tarifede belirlenen giderlerin yatırılması zorunlu olacak. Bu süre içinde giderler peşin olarak yatırılmazsa satış talep edilmemiş sayılacak.

İhalenin feshine ilişkin değişiklikler, ilgili maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleriyle Yargıtay’da görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmayacak. Ancak, ihale bedelinin yüzde 10’una kadar para cezasına mahkumiyete ilişkin hüküm görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanacak. Temyiz kanun yolu incelemesi aşamasında bulunan dosyalar bakımından para cezasının oranına ilişkin değişiklik, tek başına bozma nedeni yapılamayacak. Yargıtay değişikliği uygulayarak hükmü düzeltebilecek.Sosyal çalışmacı, psikolog ve pedagoglar da yol tazminatı alacak

Keşif ve icra işlemine bağlı olmaksızın hakim ya da cumhuriyet savcısının görevlendirmesiyle araştırma, inceleme ve rapor işlemleri için daire dışına çıkan sosyal çalışmacı, psikolog ve pedagoglar da yol tazminatı alacak. Ayrıca değişiklikle bu unvanlarda çalışan görevlilere ödenecek yol tazminatının hesaplanmasında esas alınan 200 gösterge rakamı 275’e çıkarılacak.Çocuklara dair düzenlemeler

Türk Medeni Kanunu’nda, çocuğun üstün yararı gözetilerek, kişisel ilişki kurulmasına dair karara aykırı davranılmasının önlenmesi amacıyla düzenleme yapılıyor.

Buna göre, kişisel ilişki kurulmasına dair kararın gerekleri yerine getirilmezse çocuğun menfaatine aykırı olmamak kaydıyla velayet kendisinde olmayan anne veya babanın talebi üzerine velayet değiştirilebilecek. Bu husus kişisel ilişki kurulmasına dair kararda taraflara ihtar edilecek.

Çocuk Koruma Kanunu’na, “Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulması” başlıklı dördüncü kısım ekleniyor.

Teklife göre, çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair aile mahkemeleri tarafından verilen ilam veya tedbir kararları, çocuğun üstün yararı esas alınarak, Adalet Bakanlığınca kurulan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerince yerine getirilecek.

Müdürlüklerde müdür, müdür yardımcısı ve personel ile psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı görevlendirilecek.

Müdürlük bulunmayan yerlerde bu kısım kapsamında yer alan görevler, Adalet Bakanlığınca belirlenen hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğü tarafından yerine getirilecek.

İlam ve tedbir kararlarının yerine getirilmesinde çocuğun yerleşim yeri müdürlüğü yetkili olacak.

İlam ve tedbir kararları müdürlük tarafından görevlendirilen psikolog, pedagog, sosyal çalışmacı, çocuk gelişimci ve rehber öğretmen gibi uzmanlar, uzmanın bulunmadığı yerlerde ise öğretmen marifetiyle yerine getirilecek

İlam ve tedbir kararlarını yerine getirmek için müdürlüğün talebi üzerine, valilikler tarafından kamu kurum ve kuruluşlarında görevli, uzmanların yer aldığı bir görevli listesi oluşturulacak. Bu uzmanların yeterli sayıda olmaması halinde öğretmenler de listeye dahil edilir. Bu listede yer alan uzman ve öğretmenlerin görev yapacakları yer ve tarihler müdürlükler tarafından belirlenecek.Çocuğun teslimine dair işlemler

Çocuk teslimine dair ilam veya tedbir kararları, yükümlüsü tarafından rızasıyla yerine getirilmediği takdirde hak sahibi, ilam veya tedbir kararının yerine getirilmesi için müdürlüğe başvurabilecek.

Talebi alan müdürlük, her türlü iletişim vasıtasını kullanarak yükümlüyle irtibata geçecek ve müdürlük tarafından belirlenen gün ve saatte hak sahibine teslim edilmek üzere çocuğun belirlenen yere getirilmesini derhal bildirecek, bu bildirimin yapıldığını veya yükümlüyle irtibat kurulamadığını tutanağa bağlayacak.

Yükümlü çocuğu getirmeyeceğini beyan ederse yahut çocuğu belirlenen yere getirmezse müdürlük, derhal yükümlüye, çocuğun teslimine dair bir teslim emri gönderecek.

Müdürlüğün belirlediği yere getirilen veya yükümlünün haklı mazereti nedeniyle müdürlükçe alınan çocuk hak sahibine teslim edilecek.

Yükümlü, emrin gereğini yerine getirmezse çocuk nerede bulunursa bulunsun müdürlük tarafından alınarak hak sahibine teslim edilecek. Bu halde kolluktan yardım istenebilecek. Kolluk birimleri, zor kullanma dahil bu konudaki talepleri derhal yerine getirecek. Çocuğun üstün yararının gerektirdiği hallerde müdürlük, yükümlüyle irtibata geçmeye veya teslim emri tebliğine gerek olmaksızın bu hükümleri uygulayacak.

Çocuk hak sahibine teslim edildikten sonra yükümlü haklı bir sebep olmaksızın çocuğu tekrar alırsa ayrıca yeni bir hükme veya yükümlüyle irtibata geçmeye ya da teslim emri tebliğine gerek olmaksızın çocuk hak sahibine teslim edilecek.Çocukla kişisel ilişki kurulması işlemleri

Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararları yükümlüsü tarafından rızasıyla yerine getirilmediği takdirde hak sahibi, ilam veya tedbir kararının yerine getirilmesi için müdürlüğe başvurabilecek.

Talebi alan müdürlük, her türlü iletişim vasıtasını kullanarak yükümlüyle irtibata geçecek, ilam veya tedbir kararında belirtilen gün ve saatte, gün ve saat belirtilmemişse müdürlük tarafından belirlenen gün ve saatte hak sahibine teslim edilmek üzere çocuğun müdürlük tarafından belirlenen yere getirilmesini derhal bildirecek, bu bildirimin yapıldığını veya yükümlüyle irtibat kurulamadığını tutanağa bağlayacak.

Yükümlüyle irtibat kurulmayacak veya yükümlü çocuğu getirmeyeceğini beyan ederse yahut belirlenen yere getirmezse müdürlük, derhal yükümlüye, çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair bir teslim emri gönderecek.

Müdürlüğün belirlediği yere getirilen çocuk hak sahibine teslim edilecek, hak sahibine ilam veya tedbir kararında belirtilen sürenin bitiminde çocuğu belirlenen yere getirmek zorunda olduğu, çocuğu getirmez veya kendisinden kaynaklanmayan makul sebepler hariç olmak üzere geç getirirse disiplin hapsiyle cezalandırılacağı, hakkında suç duyurusunda bulunulacağı hususu tutanağa bağlanarak tebliğ edilecek. Çocuk, belirlenen yere getirilmezse hak sahibi hakkında müdürlük tarafından suç duyurusunda bulunulacak ve müteakip süreç hakkında yükümlü bilgilendirilecek.

Kişisel ilişki kurulmasından sonra hak sahibi tarafından teslim yerine getirilen çocuğun yükümlüye veya yükümlünün belirlediği kişiye teslimi mümkün olmazsa çocuk hak sahibinde bırakılacak. Bu da mümkün olmazsa müdürlüğün talebi üzerine, aile ve sosyal hizmetler il müdürlüğü tarafından çocuğun geçici olarak barınmasına yönelik tedbirler alınacak.

Yükümlü haklı mazereti nedeniyle çocuğun müdürlükçe alınmasını talep ederse gerektiğinde hak sahibi de hazır bulundurulmak suretiyle çocuk müdürlük tarafından yükümlüden alınarak hak sahibine teslim edilecek.

Hak sahibi, emrin yükümlüye tebliğinden sonraki dönemde, teslim saatinden en az 48 saat önce çocuğu teslim almaya geleceğini müdürlüğe yazılı olarak, elektronik ortamda veya başvuru aşamasında beyan ettiği iletişim kanalıyla bildirecek. Hak sahibinin bildirimde bulunmadığı veya gelemeyeceğini bildirdiği hallerde bu husus ve çocuğu emirde belirtilen yere getirme zorunluluğu bulunmadığı yükümlüye bildirilecek. Bu işlemler tutanak altına alınacak.İlk aykırılıkta danışmanlık tedbiri

Çocukla kişisel ilişki kurulması işlemlerinin çocuğun üstün yararını koruyacak şekilde yerine getirilebilmesi amacıyla müdürlüğün önerisi üzerine aile mahkemesince, çocuk, hak sahibi veya yükümlü hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasına karar verilebilecek. Yükümlünün teslim emrine ilk aykırı hareketinde müdürlük yükümlü hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasını aile mahkemesinden talep edecek.

İlam veya tedbir kararını rızasıyla yerine getirdiğini iddia eden yükümlü, yapılan bildirimin veya bu bildirim yapılamamışsa gönderilen teslim emrinin haksız olduğunu süresi içinde şikayet yoluyla ileri sürebilecek.

Çocuğun yerleşim yerinin değişmesi halinde dosya resen ilgili yer müdürlüğüne gönderilecek ve ilgili müdürlük işlemlere kaldığı yerden devam edecek. Bu müdürlük, dosyadaki teslim emri kapsamında sadece teslimin gerçekleştirileceği yeni yeri yükümlüye tebliğ edecek. Teslim yeri değişikliği hak sahibine her türlü iletişim vasıtasıyla bildirilecek.

Hak sahibi veya teslim yükümlüsü hakkında Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun uyarınca gizlilik kararı ya da başka bir tedbire karar verilmesi halinde teslim işlemleri bu kararlar dikkate alınarak yerine getirilecek.

Hak sahibi, teslim emrinin yükümlüye tebliğinden sonraki dönemde, teslim saatinden en az 48 saat önce çocuğu teslim almaya geleceğini müdürlüğe bildirdiği halde haklı bir mazeret olmaksızın art arda 2 kez veya bir yılda 3 kez gelmezse müdürlük tarafından dosyanın işlemden kaldırılmasına ve teslim emrinin hükümsüz hale gelmesine karar verilecek.

Teslim emrinin tebliğinden sonraki dönemde yükümlü en az 1 yıl boyunca emrin gereğini usulüne uygun bir şekilde yerine getirecek ve müteakip dönemde de kişisel ilişki kurulmasına dair mahkeme kararına uygun hareket edeceğini taahhüt ederse müdürlük, ilgili uzmanın kanaatini de alarak dosyanın işlemden kaldırılmasına ve teslim emrinin hükümsüz hale gelmesine karar verebilecek. Bu karar hak sahibi ve yükümlüye tebliğ edilecek. Yükümlü bu taahhüdünü yerine getirmezse hak sahibinin talebiyle yükümlüye doğrudan teslim emri tebliğ edilecek.Çocuk Koruma Kanunu’nda değişiklik

Teklifle, Çocuk Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikle teslim mekanlarına ilişkin düzenleme yapılıyor.

Buna göre çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam ya da tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin işlemler, Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğünce belirlenen teslim mekanlarında gerçekleştirilecek.

Teslim işlemleri için müdürlüğün talebi üzerine, valilikler ve belediyeler tarafından elverişli teslim mekanları belirlenecek, yoksa oluşturulacak, araç tahsis edilecek ve sürücü görevlendirilecek.

Teslim mekanlarının belirlenmesinde, oluşturulmasında, tefrişinde, bu mekanların güvenliğinin sağlanmasında ve teslim hizmetlerinin sunumunda, kamu kurum ve kuruluşları ile belediyeler, müdürlüğe her türlü desteği sağlamakla yükümlü olacak.

Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair müdürlükçe yapılan işlem ve verilen kararlara karşı, öğrenme ya da tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde, işlemi yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile mahkemesine şikayette bulunulabilecek.

Mahkeme, yapılan işlemlerin yerine getirilmesini durdurabilecek ya da dosya üzerinden gerektiğinde ilgilileri dinlemek suretiyle ivedilikle karar verecek.

Şikayet üzerine verilen karara karşı, tebliğden itibaren bir hafta içinde itiraz edilebilecek. Mahkeme, itirazı incelemesi için dosyayı o yerde aile mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması halinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye, o yerde aile mahkemesinin tek dairesi bulunması halinde asliye hukuk mahkemesine, aile mahkemesi hakimi ile asliye hukuk mahkemesi hakiminin aynı hakim olması halinde ise en yakın aile mahkemesine ya da asliye hukuk mahkemesine ivedilikle gönderecek. İtiraz merci, bir hafta içinde kararını verecek. Merci, itirazı yerinde görürse işin esası hakkında karar verecek. İtiraz üzerine verilen karar, kesin karar olacak.Cezai yaptırımlar

Çocuk teslimine dair ilam ya da tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin teslim emrine aykırı hareket edenler ile emrin gereğinin yerine getirilmesini engelleyenler, bir ay içinde yapılacak şikayet üzerine, fiil suç teşkil etse dahi, üç aya kadar disiplin hapsi ile cezalandırılacak.

Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam ya da tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin teslim emrine aykırı hareket edenler ile emrin gereğinin yerine getirilmesini engelleyenler, bir ay içinde yapılacak şikayet üzerine, 3 günden 10 güne kadar disiplin hapsiyle cezalandırılacak.

Kişisel ilişki kurulması için kendisine çocuk teslim edilen hak sahibi, ilam ya da tedbir kararında belirtilen sürenin bitiminde çocuğu belirlenen yere getirmezse, fiil suç teşkil etse dahi, 3 aya kadar disiplin hapsi ile cezalandırılacak. Şikayete bakacak görevli ve yetkili mahkeme, işlemi yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile mahkemesi olacak.

Disiplin hapsi ile cezalandırmaya ilişkin kararlar, kesinleşmesini müteakip Cumhuriyet başsavcılığı tarafından infaz edilecek. Bu kararlar kesinleştiği tarihten itibaren iki yıl geçtikten sonra yerine getirilemeyecek. Şikayetten vazgeçilmesi halinde ya da çocuğun velayet hakkı sahibine teslim edilmesi durumunda dava ve bütün sonuçlarıyla beraber ceza düşecek. Aile mahkemesince verilen kararlara karşı, ilgili maddeler uyarınca itiraz edilebilecek.

Çocuğun uzman veya öğretmen tarafından yükümlüden ya da hak sahibinden teslim alındığı veya diğerine teslim edildiği sırada kayda alınan ses veya görüntülerin internet ortamında yayınlanması nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden ilgililer, İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un ilgili maddesi uyarınca içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesini isteyebilecek.Giderlerin karşılanması

Teklifle, çocuk teslimi ya da çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair kararların yerine getirilmesi için hak sahibinin katlanması gereken mali külfet ortadan kaldırılıyor.

Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam ya da tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin yapılacak işlemler, Harçlar Kanunu ile diğer kanunlar uyarınca alınması gereken tüm harçlardan istisna olacak. Ayrıca bu iş ve işlemlerin yürütülmesi için yapılacak tüm masraflar, avukatlık ücreti hariç Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak.

Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin işlemleri hafta sonu ve resmi tatil günlerinde yerine getirmek üzere görevlendirilen uzman ve öğretmenlere bu kapsamda fiilen görev yaptıkları her teslim işlemi için, görevlendirilen diğer kişilere ise bu kapsamda görev yaptıkları her gün için (500) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ödeme yapılacak.

Bu kapsamda uzman ve öğretmenlere bir ayda yapılacak ödeme tutarı (10000) gösterge rakamının, diğer kişilere ise (5000) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçemeyecek. Bu ödemeden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmayacak. Bu fıkra uyarınca yapılacak ödemelerden kadrolu veya sözleşmeli olup olmadığına bakılmaksızın görevlendirilen tüm personel yararlanacak. Bu uygulamaya ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığınca belirlenecek.

Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun’un, kararların yerine getirilmesi hükmünde de değişikliğe gidiliyor. Bu kapsamda çocuğun iadesine ya da şahsi ilişki kurulmasına dair ilamlar, teslim emri tebliğ edilmeksizin yerine getirilecek.Abonelik sözleşmelerinde haciz talebi 2 yıldan 5 yıla çıkarılıyor

Teklif ile Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’da da değişiklik öngörülüyor.

Buna göre, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 yıl içinde haciz talep edilmezse takip düşecek. İtirazın hükümden düşürülmesine ilişkin dava açılması halinde davanın açıldığı tarihten hükmün kesinleşmesine kadar geçen süre hesaba katılmayacak.

AA

Yorumlara Kapalı