Rusya’ya Karşı Uyanma Dönemindeyiz
Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
NÖBETÇİ ECZANELER
Sesli okuma özelliği ile bu haberin başlık ve kısa özetini sesli olarak dinleyebilirsiniz. SESLİ OKU OKUMAYI DURDUR

Rusya’ya Karşı Uyanma Dönemindeyiz

kategorisinde, 23 Şub 2016 tarihinde yayınlandı
Rusya’ya Karşı Uyanma Dönemindeyiz

Kafkas Kartalı Şeyh Şamil, Bağcılar Belediyesi tarafından düzenlenen programla anıldı. Moderatörlüğünü Ali Yandır’ın yaptığı programa konuşmacı olarak Kafkas Vakfı Kurucular Kurulu Başkanı M.Nüzhet Çetinbaş katıldı.

Şamil’in, 1793’te dünyaya geldiğini anlatan Çetinbaş, o dönem İmam Mansur öncülüğünde ayaklanan Çerkezlerin büyük zulümlere maruz kaldığını anlattı. Bu büyük ayaklanmanın 8 yıl sürdüğünü ifade eden Çetinbaş, “Ancak İmam Mansur esir alındıktan sonra işkence yapılarak şehit edildi.” dedi. Şeyh Şamil’in dini ve beşeri eğitim aldığını anlatan Çetinbaş, Kafkasya’da etkin olan Nakşibendi Tarikatı’na girdiğini söyledi. Şamil’in, Şeyh Cemalettin Kumuki’ye bağlandığını ve daha sonra onun damadı olduğunu da anlatan Çetinbaş, şöyle konuştu: “Şeyh Şamil tasavvuftaki disiplinin hareketin motoru olacağını düşünmüştü.” dedi.

“ANNESİNİN YERİNE 100 KIRBAÇ YEDİ”

Şamil’in başlattığı Müridizm Hareketi’nin önemine dikkat çeken Çetinbaş, bu sistemde ağır hasta ya da yaralı olunması halinde bile Rus doktora tedavi olunmaması ve Ruslarla müzakare yapılmaması kuralının katı şekilde uygulandığını anlattı. Çetinbaş, işkence yapan iki kişi ile konuştuktan sonra müzakare yapılması teklifinde bulunan annesinin dahi cezalandırıldığını belirterek, “Şamil, varisi olarak annesinin yerine 100 kırbaç yemiştir.” dedi. Şamil’in 200 bin kişilik Rus ordusuna karşı 15 bin kişiyle mücadele verdiğini da ifade eden Çetinbaş, bir savaşta mızrak ile yaralandığını ve bir çoban tarafından kaldırıldığı mağarada 50 gün koma halinde kaldığını anlattı. Çetinbaş, “50 gün ortada gözükmüyor. O dönemin en ünlü hekimi Abdülaziz Efendi tedavi ediyor.  Annesi yanına getiriliyor. Gözlerini açtığında ‘ana ikindi namazı geçti mi? diye soruyor. Çünkü o ikindi vakti yaralandıktan sonra bayılmıştı.” diye konuştu İyileştikten sonra yine Rus ordusuyla giriştiği savaşta Şamil’in tutsak edildiğini belirten Çetinbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şamil, Petersburg’da esir tutulurken, Çar’a hacca gitmek istediğini söylüyor. Oğlu Cemalettin’in rehin tutulması karşılığında izin veriliyor. Hac yolunda uğradığı Dolmabahçe Rıhtımı’nda bizzat Padişah Abdülaziz tarafından karşılanıyor. Abdülaziz ona elini uzattığında, ‘Hünkarım bu el 15 sene önce uzansaydı daha farklı olurdu’ diyerek, yardım gelmediğini ifade etmiştir.”

“SEYİTLERİN KOLLARINDA VEFAT ETTİ”

Şamil’in 1 yıl İstanbul’da kaldıktan sonra 1870’de gittiği hacda büyük ilgi gördüğünü de anlatan Çetinbaş, onu görmek isteyenlerin izdihama sebep olduğunu söyledi. Bağımsızlık mücadelesi veren Şamil’i görmek için akın akın Kabe’ye geldiğini kaydeden Çetinbaş, Cezayirli Şeyh Abdülkadir Hazretleri’nin de onların arasında yer aldığını kaydetti. Çetinbaş, “Medine’ye geçtiğinde de Peygamber Efendimizin akrabaları tarafından ağırlanır. Ona, Peygamber Akrabası unvanı verilir. Halsiz ve çok yorgun olan Şamil, 1871’de bir sabah namazı sonrası seyitlerin kollarında vefat eder. Sahabilerin olduğu mezara defnedilir.”

“RUSLAR MÜSLÜMAN SOYKIRIMI YAPTI”

Kuzey Kafkasya’da Cevher Dudayev ile Şamil Basayev’in onun yaktığı meşalenin devamını sürdürdüklerini anlatan Çetinbaş, “Hala ateş çemberi içindeki Kafkasya İslami hareketlerin odak noktasıdır. Dağıstan ve Çeçenistan’daki Müslümanları ezen Rusya bugün de yine aynı tavrını ortaya koyuyor.” diye konuştu.  Zamanla Rusların Müslümanlara yaptığı zulümlerin ticaret kaygısıyla unutulduğunu hatırlatan Çetinbaş, “Ruslar Kafkasya’da bir milleti toptan yok etti. Şu an 2,5 milyon Çerkes Kafkasya’da yaşıyor. Türkiye’de ise 6 milyon yaşıyor. Çeçenistan 1994’te 1 milyondu. Ruslar, 250 bin insanı şehit etti. Böyle bir soykırım dünya üzerinde var mı?” Şamil’in yenilmesinin ardından Ruslar’ın Yeşilköy’e kadar ülkemizi işgal ettiğini de belirten Çetinbaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Şamil bir nevi Türk dünyası için savaştı. Bunu maalesef unuttuk. Geçmişteki yanlış politikalar yüzünden bu duruma geldik. İnşallah Türkiye olarak kalkınma, silkinme dönemindeyiz. Bir uyanma dönemindeyiz.”

YORUM YAZ